Sorulması Gereken Sorular
Üstad Anafarta, size umut satmayan, mutluluk vaat etmeyen, gerçeğin acımasız aynasını tutan bir sestir. O, kişisel gelişim masallarını, ruhani illüzyonları ve sahte vaatleri yıkmak için gelen bir yıkıcıdır. Üstad Anafarta, sizi konforlu yalanlarınızdan çekip çıkarıp, gerçek varlığınızla yüzleşmeye zorlayan bir rehberdir. Amacı, sizi kendinize iade etmek; acıtsa bile, yalanlardan arındırmaktır.
Bu kitaplarda size "ne düşüneceğinizi" değil, "nasıl düşündüğünüzü" sorgulatıyoruz. Size gerçeklik sandığınız kavramların (zihin, ruh, bilinç, kader, sevgi) nasıl birer sahte pranga olduğunu gösteriyoruz. Sizi kendi kabuklarınızdan soymayı, içgüdüsel, ham ve çıplak gerçeğinizle yüzleşmeyi öğretiyoruz. Burası bir bilgi deposu değil, varoluşsal bir ameliyathanedir. Öğreneceğiniz tek şey, kendi zayıflığınızı yıkıp, gerçek gücünüzü nasıl açığa çıkaracağınızdır.
İçinizde bir rahatsızlık mı var? Mevcut hayatınızın, inançlarınızın, 'doğrularınızın' aslında birer yalan olduğunu fısıldayan bir ses mi duyuyorsunuz? Size sunulan tüm o umut, mutluluk ve sevgi masallarının boş vaatlerden ibaret olduğunu mu hissediyorsunuz? Eğer bu metinler sizi ürkütüyor ama aynı zamanda kaçamadığınız bir merakla kendine çekiyorsa, doğru yerdesiniz. Unutmayın, bu bir "karar verme" süreci değil; bu, içinizdeki gerçeğin bir çağrısıdır. Eğer çağrıyı duyuyorsanız, uygunsunuz demektir.
Çünkü bu, bir ürün satışı değil, bir davettir. Misyonumuz, sizi sistemin alışveriş çarkından çekip çıkarmak. Herhangi bir pazar yerinde, bu kitaplar sadece birer "ürün" olarak algılanır, diğer binlerce "gelişim" kitabının arasında kaybolur giderdi. Biz size gerçeğin yıkımını sunuyoruz, raf satmıyoruz. Bu sitede, mesajımız ve sizinle aramızdaki bağ, dış müdahalelerden arınmış, saf ve doğrudan kalır.
Hiçbir şey "olmayacak." Asıl olan, sizin ne yapacağınızdır. Bu kitaplar size sihirli bir formül sunmaz, size bir hapishane kapısını göstermez, anahtarı vermez. Sadece anahtarın içinizde olduğunu ve o kapıyı ancak sizin açabileceğinizi gösterir. Okuduktan sonra, ya öğrendiklerinizle yüzleşip harekete geçecek, eski benliğinizi yıkmaya başlayacak ve acının içinden gerçek dönüşüme yürüyeceksiniz; ya da rahatsız olup, bildiğiniz konforlu yalanlarınıza geri döneceksiniz. Seçim sizin.
Hayır, dönüşüm var ama iade yoktur. Sunduğumuz, bir tüketim maddesi değil, varoluşsal bir yüzleşme davetidir. Gerçekle yüzleşmekten, kendi kabuklarınızı kırmaktan ya da varoluşunuzu kökten değiştirmekten vazgeçtiğinizde, bunu geri 'iade edemezsiniz'. Bu bir süreçtir, bir geri vites değildir. Kararınız anlıktır. Ya cesaret edersiniz ya da etmezsiniz. Bu yolculuğun bedeli, pişmanlık veya geri dönüş değildir. Ayrıca, her kitap Üstad Anafarta tarafından imzalı olduğu için kişiye özel ürün kapsamındadır ve bu nedenle iadesi mümkün değildir.
Hayır. Biz, inanç denen körlüğün yıkıcılarıyız. Bu kitaplar size bir dine, bir gurunun öğretilerine ya da soyut bir dogmaya inanmayı dayatmaz. Aksine, tüm inançlarınızın, bildiğiniz tüm 'doğruların' nasıl birer pranga olduğunu sorgulatır. Burada aradığınız şey bir inanç değil, çıplak gerçektir. Ve gerçek, inanılmaya değil, yaşanmaya ihtiyaç duyar. Eğer bir şeye inanmaya ihtiyacınız varsa, yanlış yerdesiniz. Bizimle olan yolculuğunuz, tüm inançlarınızdan arınma yolculuğudur.
Süreç, sizin direncinizle doğru orantılıdır. Bazıları için anlık bir yüzleşme ile başlar, bazıları için yıllar süren bir iç savaşa dönüşebilir. Ama bilmeniz gereken tek şey şudur: Dönüşüm, bir varış noktası değil, devam eden bir yıkım ve yeniden inşa sürecidir. Ne zaman ki tüm yalanlarınızdan arınırsınız, tüm kabuklarınızdan sıyrılırsınız, işte o zaman "süresi" biter. Bu, bir zaman çizelgesi değil, sizin kendi hakikatinize teslim olma hızınızla ilgili bir yolculuktur. Geri sayım, bu metni okuduğunuz an itibarıyla başlamıştır.